Facebook, twitter gibi sosyal paylaşım ağlarının hayatımda ÖNEMLİ diyebileceğim bir serüvene ön ayak olacağını söyleseler herhalde önce bir duraklar sonra da pek üstünde durmazdım. Gençlik Otobüsü sayfasının bir anda önüme düşmesiyle monitöre şöööyle bir yapışıp kaldığımı anımsıyorum. Sonra gelsin videolar, gitsin resimler… Onlar “Gençlik Otobüsü Barcelona’daaaaaaa!” diye bağırdıkça ben “Allah canınızı almasıııııınn!” diye tepki verdiğimi ve hemen telefona yapışıp arkadaşlarımı aradığımı söyleyebilirim. Çünkü birileri hayallerimi yaşıyordu ve söz konusu hayallerim olunca ben “civcivini çaylak kapmış anaç tavuklara” dönüyorum işte… :D
“Ya biliyo musun bi proje gördüm ben bugün Gençlik Otobüsü, başvursak mııı?” diye sordum bir çok arkadaşıma süt dökmüş kedi gibi ve bir kaçı hariç aldığım cevaplar şu doğrultudaydı bkz: “ Torpil vardır” , “Daha Türkiye’yi gezemiyoz ne yapıcaz Avrupa’da” , “Ben otobüste seyahat edemiyom öyle..” , “Param yok”, “Annemler izin vermez” ve en tuhaf cevap belki de şuydu “Ne gerek var?” :D “Vay arkadaş!” dedim ve tek başıma başvurmak zorunda kaldım. Başvuru formunu görünce öyle heycanlandığımı hatırlıyorum ki soluk gri geçen rotasız günlerime bir fener, yeni bir amaç olmuştu Gençlik Otobüsü. Yaklaşık 3 saatte, her aşamasını düşüne düşüne doldurup gönderdim formu. Hiç yapmadığım ve yapamayacağımı sandığım bir delilik gibi…

Başvuru sonucumun sevindirici haberinden sonra İstanbul’da gerçekleşecek Arena Mega toplantısına nasıl gideceğimi kafamda defalarca planlayıp durdum. Aslında her şey belliydi. Annemle konuşacak, biletimi alacak, giyeceğim kıyafeti ayarlayacak ( Bu biz kızlar için önemli! :) ) sonra da sırt çantamı kapıp yola çıkacaktım. Babamı ikna etme sürecini anneme bıraktım (Çok pisliğim evet :D ) ardından ilk uçuşumu gerçekleştirip taşı toprağı altın(!) İstanbul’a indim. Anam bu ne trafik, ne trafik yahu! 5 saniyede bir durup devam eden karınca sürüsü gibi o arabalar. O arabaların içinde bir yerlerde ölen ben :((((((( Uykusuz, aç ve yorgun… Neyse ki halamlar vardı (Vallahi çok ciddiyim). Evleri hava alanına çok uzak değildi, üstelik beni o trafikte ölüme terk etmeyen kahraman bir şoförüm (Halil amcam :D) bile vardı. Tabii toplantı günü benimle birlikte İstanbul’un bir ucundan bir ucuna sürüklenen süper minnoş Handan ablamı da unutmayalım… :D


Video montaj konusunda bir hiçim! Aman yareppim tam bir fiyaskoyumdur :D Ben de bunu bildiğimden gittim bir fotoğrafçıya “Abi ne kadar para istiyosan veririm yeter ki bana montaj yap” dedim. O da bana bu işi Atakum’da yalnızca bir kişinin yapabildiğini söyledi (Allahım sanki roket mühendisliği) ve adresini verdi. Verdiği adres DVD-VCD satan bir adamın dükkanı. Gittik adamın dükkanına ben ve silah arkadaşlarım tabi :D Dükkan zaten öyle karanlık öyle paspal bir yer ki… Adam ver bana videoları ben bedavaya montajlarım dese bile durup düşünürsünüz. Dükkan sahibi ise dükkandan daha beter durumda :(((( Şişman, boynunda şu altın zincirlerden olan, kıvırcık saçlı kara kıllı bir adam… Dedim kızlara “Girsek mi acaba? Hemen topuklayabiliriz de… “ Neyse bir cesaret girdik. Anlattık durumu adama. Ama adam istediğim montajların 1000-1500 euroluk programlarla yapıldığını, buralarda bulamayacağımı söyledi ve garip bir ses tonuyla “ablacım sen çoooh yanlış yere gelmişin” dedi :((( “Ben daha ters çekilen videoları düzeltmeyi bilmiyorum” Haydiiiii… Aldı beni bir umutsuzluk. Üzüldüm, zırladım… Sonra açtım kendi bilgisayarımı Movie Maker’da yaptım istediklerimi iyi mi! Neyse bu arada Movie Maker’a da teşekkür ediyorum :D

Ankara toplantısından sonra kara kara düşünme sezonu açılıyor. Ne yapacağım? Ne yapmalıyım? Nasıl yapmalıyım? Gençlik Otobüsü görevlerinden birçoğu bana uyuyordu fakat, hangisinde şansım daha yüksekti? Gittim ben de sponsorluk birimini seçtim. Tabi bu da bi ironi :D Düşün düşün sponsorluğu seç :D Yaklaşık 350-400 kurum ve kuruluşa mail attım, 5 tane geri dönüş aldım. Onlar da reddedeceklermiş zaten :D :D
Açıkçası sponsor arama maceramı yazsam roman olur arkadaşlar, çünkü sponsor bulma süreci uzun, yorucu ve ciddi efor sarfetmeniz gereken psikolojik açıdan da çöküntü yaşama olasılığınızın yüksek olduğu zorlu bir süreç. Bu yüzden burayı es geçiyorum :) Amaaa nihayetinde çalışırsanız, çooook çalışırsanız :D oluyor arkadaşlar. Hangi birimden şansınızı denerseniz deneyin vazgeçmediğiniz sürece bir şeyler oluyor. Şuan hala o kadar ülke göreceğime, Ağustos ayını evde pinekleyerek değil de böyle bir projeyle yurt dışında geçireceğime İNANAMIYORUMMM! Seneye mutlaka ama mutlaka başvurun! Çekinmeyin, olmaz demeyin, oluyor işte :) Şey bi dee… Sakın ola nazar etmeyin. Bu kadar zorluk çektik, e bence hak da ettik! :)
Bilge Çiğdem ÖZTUNÇ (Portobello Cadısı)
Merhaba. Bende gençlik otobüsü ilk elemeyi geçtim ve birimim sponsorluk birimi :/ bana bu konu hakkında biraz daha bilgi vermen mümkün mü ?
YanıtlaSil