6 Mayıs 2020 Çarşamba

Soner Başkal - Italya Pisa

Italya-Pisa 

Kilometrelerce yol gittikten sonra sıra dünyada bir simge olan Pisa Kulesi'ne gelmişti. Her zamanki gibi herkesin keyfi yerindeydi. Zaten uykusuz da olsak yorgun da olsak ne zaman toplu olarak hareket etsek herkesin neşesi yerine geliyordu. Çünkü her seferinde yeni bir heyecan başlıyordu. Ara sokaklarda geze geze sonunda karşımıza çıkmıştı Pisa Kulesi. 

Gençlik Otobüsü

Herkes '' gerçekten de yamukmuş yaa'' der gibi bakıyordu. Klasik ama her seferinde başaramadığımız ve 'biz niye bunu beceremiyoruz' diye güldüğümüz fotograf merasimlerimizden sonra sıra serbest zamana gelmişti. 6 güzel arkadaşımla ( Burak-Seçil-Gülben-Özgün-İpek-Esra) beraber ne yapsak diye düşünürken bisiklet kiralama fikri çıktı ortaya. Pazarlıklar yapıldı ve benim kimlik bilgilerim verilerek 6 kişilik bisiklete biz 7 kişi bindik:) O kadar eğleniyorduk ki belki de hayatımızın en mutlu günüydü. Şarkılar söyledik , turistleri selamladık , videolar fotolar çektik yani kısacası çocuklar gibi şendik. Bazen de 'Burak' arkadaşım ana caddeye çıkıyordu , herkes heycandan konuşamıyordu ve bu da bisiklet gezimize ayrı bir boyut kazandırıyordu. Bir süre sonra karşımıza bir internet kafe çıktı. 

'Burak' ve 'Seçil' bisikletten inip kafeye gittiler. Bu sefer direksiyon 'İpek' teydi. İpek'in korkutucu şöförlüğünden sonra sıra bana geldi ve artık kontrol bendeydi. hala herkes mutluydu. Ta ki beş dakika sonrasına kadar ... Bisikleti teslim etmeye giderken üstümüze doğru bir belediye otobüsü geldi. Direksiyonu kırdım ama frene basamadım ve park halinde olan bir aracın arka farını ve tamponunu söktük . Bir anda herkes sustu ve neşenin yerini korku ve endişe aldı. Arkadaşlarıma çaktırmamaya çalışmama rağmen sanırım en fazla korkan kişi bendim. Çünkü bisikleti ben kiralamıştım. Bütün bilgilerim kayıtlıydı. Bir süre bekledikten sonra olay yerinden ayrıldık. Daha doğrusu kaçtık.Bisikleti teslim ettiğimizde görevli hemen anladı durumu. Biz de biraz yalan biraz yanlış anlattık herşeyi. Görevlinin söylediği ve beni en çok etkilediği cümlesi ' sıradan biri gelirse hiçbir şey söylemem , ama arabanın sahibi polisle beraber gelirse bütün bilgilerinizi veririm' . 

Gençlik Otobüsü

Biz daha da korkmaya başladık ve ben iyice gerilmiştim... O gün saatlerce yüzümüzdeki korku ifadesi bir türlü geçmedi. Bendeki korku ise bambaşkaydı. Eğer gümrükte pasaport kontrolünde bir sorun çıkarsa diye arada bir düşünmedim değil. ilk olarak Romanya ya giriş yaptık. 

Bana suç ortaklığı yapan 4 arkadaşıma şaka yapmaya karar verdik. Romanya sınır kapısında ismim anons edildi ve polisler beni alıp götürdüler. Daha sonra arkadaşlarımı çağırdılar ve onları da götürdüler. Gerçi hiç biri inanmadı bu şakaya ve işin gerçeği biraz fiyasko oldu bizim şakamız ama bütün otobüs için mağdur ve ispiyoncu çocuk oldum bi anda. Beni teselli etmeye çalışanlar , parayı aramızda toplarız diyenler , benim sürekli üstüme gelen ' Orçun ' ... Hiçbir sorun yaşamadan döndük Türkiye'ye . Derin bir oh çektim gelir gelmez. Ama şimdi üzüldüğüm başka birşey vardı. Gençlik Otobüsü ile hayatıma giren 51 güzel insandan ayrılmak o kadar zor geldi ki ... 

Gençlik Otobüsü

Artık bir aile olmuştuk ve o otobüste ''digi digi'' dinleyerek bir ömür hepberaber yaşabilirdik. Ama gerçek olan birşey var ki o otobüste geçirdiğimiz 20 gün , ömrümüz boyunca herzaman biyerlerden karşımıza çıkıcak , hatta çocuklarımız torunlarımız bile bizleri kıskanacaklar böyle bir projede yer aldığımız için. Unutulmaz günleri yaşamama ve en güzel anılara sahip olmamı sağlayan herkese çok çok teşekkür ediyorum . Bir de belki hala ispiyoncu ya da suçlu olduğumu sanan arkadaşlarım vardır. Burdan onlara sesleniyorum : ' Ben masumum ! ! ' :):) ... 

SONER BAŞKAL ( 21 )

 ANKARA ANKARA ÜNİVERSİTESİ LEH DİLİ VE EDEBİYATI