BENİM
GÜLE GÜLE'M
SEYAHATNAME
Her yıl bir anı bırakmak gerek insanın
hayatına bu neden ile bu yıl ki hatıram ne olsun diye gömdüm kendimi
düşüncelere ve kitaplara. Baktım zaman çok geliyor ben de bir yan- dan blog yazılarıma verdim kendimi
bir yandan da sosyal medyaya... Blog yazımda hangi konuya değinsem derken
'Gençlik Otobüsü' sayfasını gördüm tabi meraklı ben hemen araştırmaya ve konu
hakkında bir yazı hazırlamaya başladım o sırada aklıma Paulo Coelho 'nun '' 'Güle
güle' diyebilecek kadar cesursan; hayat seni, yepyeni bir 'merhaba' ile
ödüllendirecektir.'' sözü geldi. Hiç zaman kayıp etmedim ve başvurumu
yapıp yazımı da tamamlayıp yayınladım. Sanırım benim Güle güle'm de bu oldu.
Daha sonrasında bol emek harcamalı, ter dökmeli fakat yine de göz açıp
kapayıncaya kadar geçen zaman dilimi sonrasında kendimi otobüsün içinde
Merdiven Kafe yakınındaki koltuğumda buldum. Hiç tanımadığım 50 kişi ile 15
Ülke 28 şehri 40 gün boyunca gezmeye
başladım. İlk günler acabalarla başladı fakat sonraki günlerde bir gün Sofya da
diğer gün Budapeşte de ki gün doğumuna şahit olunca bu histen eser kalmadı
bende.
-Geçen gün Barselona'da ki yediğimiz
dondurmaya benziyor değil mi tadı?
- aaaa ama Roma'da ki kadar olamaz değil
mi?
-ayh değil mi değil mi?
Gibi dialoglar artık benim yaşam tarzım
olmaya başladığında ise bu da 'Merhaba'm ' oluyor sanırım dedim. Milano da, Viyana da içtiğim kahveler Prag
da, Paris de yediğim lezzetli yemekler işte benim yeni Merhaba'm bana bunları
kazandırdı. Makarna canavarı olan ben her gittiğim şehirde hiç üşenmeden cici
dostlarım ile Penne Arabiata yedim. Venedik de serenat eşliğinde gezen çiftlere
özenirken Milano da kozmetik ve alışveriş dükkanlarından çıkasım gelmedi.
Çikolatadan nefret eden ben Belçika da yediğim o çikolataları asla
unutmayacağım fikrine vardım. Lise hazırlık sınıfımdan beri merak ettiğim
Pompeii'yi yakından görebilmek ve gittiğimiz her ülkeye yağmur taşımak
inanılmaz deneyimler kazandırdı.
Hayatı gerçekten yaşamak ile yaşıyor
gibi yapmak arasında adımınızı atıp geçeceğiniz ufak bir eşik var. O eşiği geçtikten sonra
kapınızı arkanızda bırakıyorsunuz ve kollarınızı Avrupa'nın o güzel doğasına ve
şehirlerine açıyorsunuz. Ben bunu yaptım ve kendimi yeni dostluklara yeni maceralara
ve unutulmaz anılara bıraktım. Gençlik
Otobüsü ile sahip olması zor olan dostluklar kazandım 50 kişi ile ortak
maceralar yaşadım. Her zaman sosyal olmak faydalıdır derdim ve Gençlik Otobüsü
projesi ile kendimi kanıtlamış oldum. Sosyal medya uzmanı olarak hem projede
yer almaktan hem de kendime güvenimi kazanmaktan çok mutluyum.
Hayat size her zaman yollar sunuyor
lütfen gözlerinizi açın ve o yollarda size ışık tutacak insanlara yer verin ve
asla kendinize olan inancınızı kayıp etmeyin.
Çünkü hayatta yaşanacak daha çok macera var ve zaman kayıp edilemeyecek
kadar değerli. Sizde şansınızı değerlendirin ve hayatınızda bir iz bırakın.
CANSU YILDIZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder