FRANSA SEYAHAT REHBERİ (PARİS-NİCE-CANNES)

FRANSA KONUM BİLGİSİ 

GENEL BİLGİLER 

Gençlik Otobüsü rotamızın bu haftaki durağında Fransa var!

    Avrupa Birliği’nin en büyük ülkesi olan Fransa’da çoğu Avrupa ülkesi gibi para birimi olarak Euro kullanılır. Türkiye ile arasında yalnızca 1 saat farkı olan bu güzel ülkemize jet-lag sorunu yaşamadan rahatça seyahat edebilirsiniz.

   Fransa'yı dünya tarihi açısından en önemli yapan şey ise hiç şüphesiz Fransız İhtilali. Bir çağın kapanıp başka bir çağın açılmasına sebep olan bu önemli ihtilalin siyasi tarihe en önemli kazanımı ‘’ Özgürlük! Eşitlik! Kardeşlik!’’ sloganıdır. İşte karşınızda moda, sanat ve tarihi aynı dokuda buluşturan Fransa: 

   Şehrin metro haritasını aşağıdaki resimden inceleyebilirsiniz. 

Paris'te Gezilecek Alanlar İçin :

PARİS 

   Fransa'nın başkenti ve en kalabalık şehri olan Paris’e Aşıklar Şehri de denildiğini biliyor muydunuz? Ölümsüz aşklar ve ölmeyen aşıkların şehri Paris’i daha yakından tanımak için ‘Parizyen’ modunuzu açın ve arkanıza yaslanın. İşte karşınızda Paris!

EYFEL KULESİ 

   Tüm dünyada Fransa'nın sembolü halini alan Eiffel Kulesi 1889 yılında mimar Gustave Eiffel tarafından yapılmıştır. Önceleri Fransız Devrimi'nin 100. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlenen Paris fuarının giriş kapısı olarak inşa edilen ve sadece 20 yıllık bir süre için yapılan Kule’nin yıkılması kararından, yüksekliği sebebiyle TransAtlantik haberleşmeye imkan sağladığından vazgeçilmiştir. Hatta Eyfel Kulesi, radyo dalgalarını çok uzun mesafelere yayabilmesi avantajıyla, l. Dünya Savaşı’nda sinyal kesici olarak da kullanılmıştır. 

   Günümüzde herkesin hayran kaldığı, kulenin tepesine çıkabilmek için saatlerce beklediği Eiffel Kulesi, uzunca bir zaman Fransızlar tarafından hiç sevilmemiş ve yıkılması için protestolar yapılmıştır. 

   Dünyaca ünlü Fransız hikayeci Guy de Maupassant, Kule’nin şehrin görüntüsünü bozan korkunç bir demir yığını olarak tanımlamıştır. Ancak Kule’ye şiddetle karşı çıkan Mauppassant’ın tüm gününü orada geçirdiğini gören arkadaşları ona kuleden bu kadar nefret etmesine rağmen neden her gün buraya geldiğini sorduğunda ise yazarımızın cevabı ise ‘Burası Eyfel Kulesi’nin görünmediği tek yer de ondan’’ olur.  

   Her ne kadar uzun yıllar halk tarafından sevilmemiş olsa da Eyfel Kulesi hala dünyanın en çok ziyaret edilen yerleri listesinin zirvesinde olmaya devam ediyor.

LOUVRE MÜZESİ 

   Fransa’nın başkenti Paris’te bulunan ve inşasına 12. yüzyılda başlanan Louvre Sarayı’nda yer alan Louvre Müzesi dünyanın en büyük ve en zengin sanat müzesidir. Sen Nehri'nin kıyısında yer alan müzenin koleksiyonunda 350 binden fazla eser olmakla birlikte, sergiye açık eser sayısı 35 bin civarındadır. Müzedeki eserlerin çeşitliliği nedeniyle müze Sully, Richelieu ve Denon isminde 3 ayrı kanata ve 8 bölüme ayrılmaktadır. Her bölüm içerisinde farklı kültürlere medeniyetlere ait eserler bulunmaktadır. 

   Fotoğrafta gördüğünüz ve ana giriş olarak kullanılan cam piramit, Louvre Müzesine yapılan son ek kısımdır ve Çinli bir mimar tarafından yapılmıştır. 

 

Müzenin en popüler eseri ise ‘ağlarken içim, güldü gözlerim’ bakışlarıyla sanat tarihinin en çok kopyalanan eseri olan Mona Lisa’dır. 

Antik Yunan ve Mısır eserlerine de ev sahipliği yapan müzemizde memleket hasreti çekerseniz sağdaki Türk Hamamı isimli tabloyu ziyaret edebilirsiniz.

NOTRE DAME KATEDRALİ / PARİS

   Dünyanın en ünlü katedrallerinden olan ve Meryem Ana’ya ithaf edilen Notre Dame’nin yapımına 1163 yılında başlanmış ve 1345 yılında bitirilmiştir. Ortaçağ Gotik mimarisinin biricik örneği olarak kabul edilen Notre Dame Katedralinin adı, Türkçe'de “Hanımefendimiz” anlamına gelmektedir.

   Kilise’nin dogmatik ve çağ dışı uygulamalarına karşı aydınlıkçı ve akıl esaslı Fransız Devrimi dolayısıyla o dönem 600 yaşında olan kilisenin adı Aklın Tapınağı olarak değiştirilmiştir. 

   Kilise karşıtı gösteriler sırasında ciddi hasar gören ve ihmal edilen katedralimiz için Fransız yazar Victor Hugo öylesine üzülmüş ki, Notre Dame’ın Kamburu adlı meşhur romanını yazmış. Bu romanı yazmasındaki asıl amacının unutulmaya yüz tutan katedrale dikkat çekmek ve eski ihtişamına kavuşturmak olduğu söylenir.

Biraz da Notre Dame ile Eyfel Kulesi arasındaki husumetten bahsedelim: 19. yüzyıl sonlarında Eyfel Kulesi popülerleşmeye başlayınca, Paris'in gelecekteki sembolü olacağı söylenir. Tabi bu iddia Kilise tarafından tepkiyle karşılanır. 

En çok ziyaret edilen turistik mekanlardan olan bu iki yapı Sen Nehri kıyısında kardeş kardeş yaşantısına devam ederken 15 Nisan 2019 günü Notre Dame Katedrali’nde büyük bir yangın çıkar. Yangın sonucunda çatısı tamamen çöken ve kulesi yıkılan katedralin ana binası ve kuzey çanı kurtarılır. Sonrasında insanlığın ortak kültür mirası ve UNESCO koruması altında olan Notre Dame Katedrali’nin yeniden inşası için 48 saat geçmeden 1 milyar euro para toplansa da katedralin restorasyon çalışmaları hala devam etmektedir. 

Güney Kulesinde bulunan Emmanuel çanı 13 ton ağırlığındadır ve sadece tokmağı bile 500 kilo civarındadır.  Bilginiz olsun kızlar; Emmanuel çanının malzemesi kalıba dökülürken, Paris’li kadınların mücevherlerini içine attığı ve çanın renginin bu mücevherlerin etkisiyle oluştuğu rivayet edilir.

 

CHAMPS-ÉLYSÉES CADDESİ

  Adını Yunan mitolojisinde cennet olarak gösterilen Elysion ovalarından alan Şanzelize Caddesi, Paris’in en ünlü lokasyonlarından birisidir. Tarihi bir değeri veya doğal bir güzelliği olmamakla birlikte lüks markalara ev sahipliği yapan caddemiz için turistlerin buluşma noktası diyebiliriz. Pek esprisi olan bir yer değil, bizdeki Taksim/ Kızılay ya da Kadıköy boğa heykeli gibi düşünebilirsiniz. Fotoğrafını alta bırakıyorum, yolunuz düşerse ’Şanzelize  Province’ diye konum paylaşmayı unutmayın.

VERSAY SARAYI 

   Paranın, lüksün, şatafatın kelime anlamı olan Versay Sarayı’nın ilk binasının yapımına 1661'de başlanmış ve  Saray ve Bahçesi 1979 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilmiştir.

   Saray çok sayıda kompleksten oluşmaktadır. Hercule Salonu, Venus Salonu, Mars Salonu, Kral ve Kraliçe’nin kendi özel daireleri, Aynalı Salon, Büyük Galeri, Kraliyet Şapeli ve Kraliyet Opera Salonu Saray’ın ziyarete açık kısımlarındandır.

   Saray, 1 Ocak, 1 Mayıs, 25 Aralık ve pazartesi günleri dışında yıl boyunca ziyarete açık olmakla birlikte Versay Bahçeleri’ni de keyifle gezebilmek açısından sıcak havalarda gitmeniz şahsi tavsiyemdir.  

   Sarayın en ilginç özelliği ise yapımında tuvalet veya banyo düşülmemesidir. Bunun sebebi o zamanki asillik anlayışında, asillerin istediği yerde gereksinimini giderebileceği düşüncesidir.

   Biraz da popüler kültür: Bu dillere destan güzellikteki sarayda gecelik ücretini ödediğiniz takdirde krallara layık bir düğün yapabilirsiniz. İşte üç asırlık koskoca saray da olsan içinde halay çekilebiliyor. Yeterince zengin olduğumuz bir gün bu duruma biraz üzülebiliriz

 

AŞIKLAR KÖPRÜSÜ (PONT DES ARTS) 

   Sıradaki yerimiz benden uslanmaz romantiklere geliyor. Paris’in diğer adının Aşıklar Şehri olduğunu bilmeyenimiz yoktur diye tahmin ediyorum. O zaman gelin Aşıklar Şehri’nin Aşıklar Köprüsü’nü inceleyelim. 

   Aslında Pont Des Arts’ın tam çevirisi sanat köprüsü anlamına geliyor ancak Paris’i ziyaret eden sevgililer, aşklarının ölümsüz olması için bu köprüye asma kilit takmaya başlayınca 150 yıllık köprünün adı oluyor sana Aşıklar Köprüsü…  

   Yazar Tavsiyesi: Bu köprüye yolunuz düşmezse hiç üzülmeyin, Galata Kulesi’ne sevgilinizle çıkmanın da aynı etkiyi yaratacağına eminim.

DİSNEYLAND 

   Anlatmaya gerek yok, görüyorsunuz diyor ve sizi şahane bir eğlence merkeziyle başbaşa bırakıyorum. Ama yok efendim burası çok pahalı derseniz de Eskişehir Masal Şatosu’nu muadil olarak bırakıyorum

NİCE 

   Fransa'nın güneyinde yer alan Nice, ülkenin Paris’ten sonra en çok ziyaret edilen turizm noktasıdır. 

   Dünyaca ünlü sahillerinin yanında St. Nicholas Rus Ortodoks Katedrali, Cours Saleya Pazarı, modern sanat merkezi MAMAC gibi gezilip görülecek pek çok yere sahiptir. 

Ayrıca Nice bizden de bazı izler taşır. Osmanlı’nın ünlü deniz subaylarından Barbaros Hayrettin Paşa, o zamanların ticaret merkezi olan Nice için Roma İmparatorluğu ve Fransızlar arasında çıkan savaşta Fransızlar’a çok yardımcı olmuş ve şehir 100 yılı aşkın süre Fransızlarda kalmıştır. Şehirde hala onun attığı toplar sergilenmektedir.

MASSENA MEYDANI 

Massena Meydanı, siyah beyaz yer bir yer döşemesi olan, Jaume Plensa’nın hava kararınca rengarenk aydınlatılan ikonik oturan adam heykelleri ile süslü, Apollon’un dev bir heykeli ve onun etrafında gezegenlerin olduğu Fontaine du Soleil’in yer aldığı, Nice‘nin en ünlü meydanıdır. 

VİEUX NİCE 

   Nice’nin en eski yerleşimlerinden olan ve eski evleri, tarihi sokaklarıyla hediyelik eşya cenneti olan eski şehir bölgesinde kendinizi dönem dizisi setlerinde hissedebilirsiniz. 

CANNES 

Güney Fransa'da yer alan Cannes şehri, geçmişte küçük bir balıkçı kasabasıyken şimdilerde lüks ve zenginliğiyle tanınıyor. Anlatmaya başlamadan önce şehrin isminin ‘’KAN’’ olarak telafuz edildiğine dikkat çekmek istiyor ve sizi bu güzel şehrimizle baş başa bırakıyorum.

         BELLİNİ ŞAPELİ 

1894 yılında inşa edilen ve barok dönemine ait tarzıyla dikkat çeken bu şapel halen Cannes’ın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olma özelliğine sahip.

LA CROİSETTE 

Cannes’da gezilecek yerler arasında oldukça önemli bir nokta olan La Croisette,muhteşem Akdeniz manzarası eşliğinde yürünebilecek şehrin en ünlü sahil yoludur. 

YILDIZLAR KALDIRIMI

Asıl adı Allée des Etoiles olan yıldızlar kaldırımında Hollywood’daki Walk of Fame’e çok benzer bir şekilde gibi ünlü isimlerin el izlerini görebilirsiniz.  

CANNES FİLM FESTİVALİ

Her yıl  Mayıs ayında düzenlenen uluslararası Cannes Film Festivali denilince akla gelen şeyler tabiki kırmızı halı, mücevher, sinema ve lüks…

GEZDİK, GÖRDÜK, EĞLENDİK.

AMA BİRAZ DA ACIKTIK DİYENLER İÇİN

   Yeter bu kadar gezmek, bir şeyler atıştırmak fena olmaz diyenleri duyar gibiyim. Fransa’ya gittiğinizde akla ilk gelen şeyler tabi ki de Makaron ve Kruvasan olmalı. Renk renk, çeşit çeşit halleriyle göze hitap eden minik macaronlar ve dolgusuyla tadını damağımızda bırakan kruvasan...

SANAT SEVERLER İÇİN 

2. Dünya Savaşı sırasında savaştan kaçan entellerin toplanma noktası olan Fransa sizi sanat bakımından da oldukça tatmin edecektir. 

Albert Camus, Balzac, Jean-Jacques Rousseau, Victor Hugo, Voltaire gibi  Dünya edebiyatına yön veren yazarların fikir dünyalarını keşfetmenin en güzel yolu ne olabilir? Tabi ki onların doğup büyüdüğü yerleri gezmek. Bu sebeple Fransa edebiyat tarihi açısından da büyük öneme sahip.